İşe İade Davası Nedir?
İşveren tarafından 4857 sayılı İş Kanunu madde 18’e veya madde 25’e göre belirsiz süreli iş sözleşmesi feshedilen, iş güvencesi hükümlerine tabi işçinin, bu feshin geçerli veya haklı sebebe dayanmadığı iddiasında olduğu takdirde açtığı davadır.
Fesih Bildirimi
Fesih bildiriminin yapılmasında izlenecek usul 4857 sayılı İş Kanunu madde 19’da belirtilmiştir. Bu hükme göre işveren, fesih bildirimini yazılı olarak yapmak ve fesih sebebini açık ve kesin bir şekilde belirtmek zorundadır. Hakkında iddialara karşı savunmasını almadan bir işçinin belirsiz süreli iş sözleşmesi, o işçinin davranışı veya verimi ile ilgili nedenlerle feshedilemez. 4857 sayılı İş Kanunu madde 25/2’de yer alan işveren tarafından ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller ve benzerleri sebebi ile yapılan fesih hakkı saklıdır.
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2015/22969 E., 2015/33586 K. sayılı ilamı: "İşveren ispat yükünü yerine getirirken, öncelikle feshin biçimsel koşullarına uyduğunu kanıtlayacaktır. Buna göre fesih işlemini yazılı yapmış olması, belli durumlarda işçinin savunmasını istediğini belgelemesi, yazılı fesih işleminin içeriğinde dayandığı fesih sebeplerini somut ve açık olarak göstermiş olması gerekir. İşverenin biçimsel koşulları yerine getirdiği anlaşıldıktan sonra, içerik yönünden fesih nedenlerinin geçerli (veya haklı) olduğunun kanıtlanması aşamasına geçilecektir." ifadeleri ile fesih bildirimin usulüne uyulmasının feshin esasına girmeden önce denetlenmesi gereken bir şekil şartı olduğu hüküm altına alınmıştır.
İşe İade Davası Açabilmenin Şartları
İşe iade davası, 4857 sayılı İş Kanunu madde 20’de düzenlenmekle birlikte ‘geçerli nedenle fesih’ ve ‘haklı nedenle fesih’ kavramları ile sıkı surette bağlıdır.
İşçinin işe iade isteminde bulunabilmesi için gerekli olan koşullar:
- İş sözleşmesi işveren tarafından feshedilmiş olmalı
- İşçinin 4857 sayılı İş Kanunu kapsamında çalışıyor olması
- İş sözleşmesinin belirsiz süreli olması
- İşçinin çalıştığı işyerinde en az otuz işçinin çalışıyor olması (4857 sayılı İş Kanunu madde 18)
- İşçinin en az altı aylık kıdeminin olması (4857 sayılı İş Kanunu madde 18)
- İşveren tarafından yapılmış olan feshin 4857 sayılı İş Kanunu madde 18 uyarınca geçerli veya 4857 sayılı İş Kanunu madde 25 uyarınca haklı bir nedene dayanmaması
İşe İade Davasında Hak Düşürücü Süre Ve Arabuluculuk
4857 sayılı İş Kanunu madde 20’de belirtildiği üzere işçi, fesih bildiriminin tebliği tarihinden itibaren bir ay içerisinde işe iade talebiyle İş Mahkemeleri Kanunu hükümleri uyarınca arabulucuya başvurmak zorundadır.
7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu madde 3: ‘’ Kanuna, bireysel veya toplu iş sözleşmesine dayanan işçi veya işveren alacağı ve tazminatı ile işe iade talebiyle açılan davalarda, arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır. ‘’
Arabuluculuk faaliyetlerinin sonunda anlaşmaya varılamaması halinde, arabuluculuk son oturum tutanağının düzenlendiği tarihten itibaren, iki hafta içinde iş mahkemesinde dava açılabilir.
İşe İade Talebinin Kabulünün Sonuçları
Mahkeme Veya Özel Hakemin Feshin Geçersizliğine Karar Vermesi
4857 sayılı İş Kanunu madde 21’de geçersiz veya haksız sebeple yapılan feshin sonuçları düzenlenmiştir.
Bu hükme göre mahkeme veya özel hakem feshin geçersizliğine karar verdiğinde, işçinin işe başlatılmaması halinde ödenecek tazminat miktarını da belirler.
İşverence haklı veya geçerli sebep gösterilmediği mahkeme veya özel hakem tarafından tespit edilerek feshin geçersizliğine karar verilirse ve hüküm kesinleşirse işçi, ilamın tebliğinden itibaren on işgünü içinde işe başlamak için işverene başvuruda bulunmak zorundadır. Bu süre hak düşürücü süre niteliğinde olup, işçi bu süre içerisinde başvuruda bulunmaz ise, işverence yapılmış olan fesih geçerli bir fesih sayılır.
Mahkemece veya özel hakem tarafından feshin geçersizliğine karar verildiğinde işveren, işçinin başvurusu üzerine işçiyi bir ay içinde işe başlatmak zorundadır. Eğer işveren, bir ay içerisinde işe başlatmazsa, işçiye en az dört aylık en çok sekiz aylık ücreti tutarında tazminat ödemekle yükümlü olur.